×
Kışın Başlangıcı olarak bilinen ve Çince'de Lidong (Li Dong) adı verilen bu dönem, manzarayı daha sakin ve içe dönük bir fırça darbesiyle resmeden önemli bir güneş terimi olarak kabul edilir. Geleneksel lunisolar takvimde dönüm noktası niteliğindeki bu an, hasadın sona erdiğini ve kış mevsiminin resmi başlangıcını simgeler. Doğal dünyanın enerjisi derin bir dönüşüme uğrar; sonbaharın canlı ve yayılan canlılığı geri çekilir ve içe dönük birikim ve tasarruf dönemi başlar. Hayvanlar derin uykularına yatar, ağaçlar gökyüzüne karşı çıplak durur ve tarlalara dokunulabilir bir durgunluk çöker. Bu, yok oluş değil, ilkbaharda tekrar patlayacak yaşam için gerekli olan güç birikimini sağlayan temel bir dinlenme ve uyku dönemidir. İnsanlık açısından bu geçiş, doğanın ritmine uyum sağlayarak yavaşlamamızı, içimize dönmemizi, bedenimizi ve zihnimizi önümüzdeki soğuk ve karanlık aylara hazırlamamız gerektiğini hatırlatan güçlü bir işaret niteliğindedir.
Kış Başlangıcındaki mutfak gelenekleri, vücuda besin sağlamak ve vücudun sıcaklığının korunması prensipleriyle derinden iç içedir. Çeşitli bölgelerde, tok tutucu, enerji verici gıdalarla kendini güçlendirme adeti yaygındır. Kuzey Çin'de, köfte yapmak ve yemek neredeyse ritüel bir uygulamadır. Harcın hazırlanması, ince hamurun sarılması ve aileyle birlikte buharla çıkan köfteleri paylaşmak, dışarıda yaklaşan soğukluğa rağmen sıcaklık ve birlik duygusunu ifade eder. 'Lidong'da köfte yemeyenin kulakları donar' sözü, bu yemeğin soğuğa karşı koruyucu gücüne dair inancı mizahi bir şekilde vurgular. Güney Çin'de ise daha yoğun çorbalar ve etli yemeklere yönelim vardır. Zencefil, goji üzümü, siyah fasulye ve yağlı etler gibi malzemeler, vücuttaki iç enerjiyi kuvvetlendirdiklerine ve bağışıklığı artırdıklarına inanılan onarıcı çorbalar haline getirilerek yavaşça pişirilir. Bazen zengin bir çorba veya tatlı şurup içinde pişirilen yapışkan pirinç topları da popüler bir tercihtir ve bu topların yapışkan, sıcak kıvamı rahatlatıcı bir huzur ve süreklilik enerjisi kaynağı olarak görülür.
Mutfak ötesinde, Kış Başlangıcı zengin bir kültürel ve dini anlama sahiptir. Bu, ataları saygıyla anmak ve varoluşun döngüsel doğasını düşünmek için bir zamandır. Bazı aileler, yılın hasadına şükranlarını ifade etmek ve kış mevsimi için bereket dilemek amacıyla törenler gerçekleştirir. Yin ve Yang'ın dengelenmesi felsefi kavramı da bu dönemle yakından ilgilidir. Kış, soğukluk, karanlık ve dinlenme ile karakterize edilen Yin'in doruk noktası olarak kabul edilir. Uyumu korumak için yeterli dinlenme, sıcak tutunma ve ısıtıcı yiyecekler tüketerek Yang enerjisini geliştirmek esastır. Bu dönem daha sakin bir sosyal takvile yönelmeyi teşvik eder; okuma, yazma, meditasyon veya kış manzarasının çarpıcı güzelliğinin tadını çıkarma gibi ruhu besleyen faaliyetlere davet eder. Bir kış uykusuna yatmış ayı gibi kişinin yaşam enerjisini koruduğu ve sessiz düşüncelere daldığı bir mevsimdir. Dış dünyada donmuş bir uykuya dalarken, Kış Başlangıcı durmayı, sükûneti takdir etmeyi ve iç kaynaklarımızı toplamayı sağlayan değerli bir fırsattır. Böylece baharda yenilenmiş, dirençli ve yeni bir büyüme döngüsüne hazır bir şekilde karşılama imkânı doğar.